31 Temmuz 2010 Cumartesi

Kurban 1

Bugün liseyi bitirişimin üzerinden 2 yıl geçti. Hala okumakta olan arkadaşlarımın da mezuniyet günü. Bu gece onların yanında bulunmak isterdim fakat daha önemli işlerim var. Aç olan sadist duygularımı beslemek gibi önemli bir iş. Herşeyin planını yaptım. İlk kurbanımı öldürmek gibi bir niyetim yok. Saatin 19:00 olmasını bekleyip evden çıkıcam mezuniyete gidiyorum bahanesi ile. Şimdilik dinlenmeliyim akşam için.
****
Vakit geldi. Herşey hazır. Annemden mezuniyet bahanesi izin isteyip dışarı çıktım. Şu anda Halkalı tarafındaki çamlıktayım. Havanın kararmasını bekliyorum. İlk kurbanımı burdan seçmeye karar verdim. Çok basit, kolay bir iş olucak benim için. En önemlisi ise izimi bulamıycaklar. Yakalanmak benim başıma gelicek en son şey olucak.
****
Hava karardı. Ek olarak bir süre daha bekledim. Saat şu anda 22:24. Kurbanım bana doğru geliyor. Tam istediğim şekilde bir kurban. Alkolü fazla kaçırmış. Bu sayede kolay kontrol edilebilir ve ona yapıcağım kötülüğe karşı gelemez. En önemlisi ise yalnız. Çok yavaş bir şekilde sallanarak yürüyor. Etraf sakin, kimse yok. Ona dostça yaklaşmalıyım. İkna yeteneğim iyi olduğu için onu kontrol etmem zor olmıycak. Tam zamanı!
-İyi geceler amca nereye böyle.
-Eve doğru gidiyorum evladım saat geç olmuş.

Alkolün etkisiyle zar zor konuşuyor. Nefesinden anlaşıldığı kadarıyla fazla bira içmiş. İyimser yaklaşmalıyım. Onu tuzağıma çekmeliyim.

-Gel amca sana taksi tutayım. Hanımın, çocukların bekliyodur şimdi.
-Saolasın saolasın. Allah senden razı olsun. Hanım bekliyodur doğru söylüyosun bekletmiyim hatunu.

Sadece hanım lafına karşılık verdi. Çocuğu yok sanırım. Tuzağıma çok çabuk düştü. Sanırım bunun için alkole teşekkür etmem lazım. Taksi tutmak için ona yola çıkarmamı bekliyor. Oysaki ben onu şu anda çamlığın karanlık taraflarına götürmekteyim. Şu anki bulunduğum yer çok uygun. Çevrede sadece ağaçlar gözüküyor. Onlarda karanlık yüzünden dikkatli bakarsanız gözüküyor. Etrafta kimse yok. Kurbanımın arkasında geçtim. Dizlerine ufak bir ayak darbesi ile önümde diz çöktürdüm. Ona birazdan yapıcaklarımı bilmemekte ve şaşkın bir durumda. Sol kolunu tuttum. Havaya kaldırdım. Zavallı konuşamıyor bile şu anda. Kolunu sert bir şekilde kırdım. Çok güzel bağırıyor acıdan. İlk kurbanım, ilk sadist duygularımı besleyişim. Bu geceyi unutmıyacağımdan eminim.

Harika bir duygu bu. Üstümden büyük bir gerginlik, üzüntü, stres topu kalkmış gibi hissediyorum. Kurbamınım çığlıkları hala kulağımda. Onu orda öldürmediğim için şanslı saymalı kendini. Hiçbir iz bırakmadım. Çünki şapka takarak saçlarımı gizledim. Yüzüme ışık vurmayacak yerlerde durarak yüzümü net bir şekilde görmesini engelledim. Sesimi değiştirerek konuştum. İz bırakmadım…